İletişim!!

darkchocolatebrownblog@gmail.com
darkchocolateblog@yahoo.com

30 Aralık 2012 Pazar

OPI You Don't Know Jacques

Herkese merhaba,
Geçen haftaki doğumgünü hediyelerim içinde en sevindiklerimden biri de betwinus.com'un güzel Gizem'inin OPI oje setiydi. Kendisine buradan bir kere daha öpücüklerimi yolluyorum.

You don't know jacques bu setten çıkan 4 ojeden biri.Ben bu renge bayıldım. Chanel'in meşhur 505 numarasıyla başlayan bu çamur rengi ojeler hala çok seviliyor.

YDKJ aslında kahverengi değil. Kirli ve hafif grimtrak-böyle bir kelime var mı acaba?- bir mor. Kahverenginin içinde oldukça baskın bir mor. Kıvamı kalın değil. 2 katta opak oluyor. Normal hızda kuruyor.

Ben bu ojeyi hem kahvelerle hem siyahlarla kullanmayı seviyorum. Kış için oldukça güzel bir renk. OPI'ın bu ojenin içinde bulunduğu setini Sephoralarda bulabilirsiniz. Bu arada OPI setler mini ojelerden oluşuyor. Her bir oje 3,5 ml. Mini ojelerin fırçaları klasik opi ojeler gibi de geniş değil. Bildiğimiz klasik ojeler gibi. Bir de klasik bir opi ojenin yanına konulunca çok sevimli :D

Sevgiler :)









26 Aralık 2012 Çarşamba

Burt's Bees Lip Balm

Herkese merhaba,

Bugün benim doğumgünüm :) İyi ki doğdum, iyi ki blog yazmaya başladım :)

Bugün için kendime baya bir cilt bakımı ürünü hediye ettim. Hatta doğumgünümden önce aldım. Denedim. Deniyorum. Yakında yazıları gelecek.


Bugünün konusu-herkes yazdı bir ben eksik kaldım-Burt's Bees lip balm. Ballı olan herşeye aşırı ilgim ve sevgim olduğu için bu lip balmı junkie boyutunda kullanmaya başladım. İçeriği 100% doğal. Yediğimde aman petrol bu demiyorum. Nemlendirmesi muhteşem. Kokusu rahatsız edici değil ki anında başı ağrıyan ben sevmediğim kokulara tahammül edemem.

Artık sadece boynerlerde değil, internet eczanelerinde, watsonslarda falan da bulunmasına ayrıca seviniyorum. Fiyatı 12 tl civarında. Gönül isterdi bir drugstore ürünü daha ucuz olsun ama en azından görevini layıkıyla yerine getiriyor.


21 Aralık 2012 Cuma

Doğum Kontrol Hapları ve Akne Tedavisi

Herkese merhaba,

Bugünkü yazıma Şirince'deki sazanlarımı selamlayarak başlamak istiyorum.

Daha önce birkaç defa daha akne ile ilgili yaşadığım sorunlardan, gittiğim doktorlardan ve tedavilerinden bahsetmiştim. Bugün de yumurtalık kistleri ve doğum kontrol hapları hakkında yazacağım.

Daha önce de bahsettiğim gibi akne vücuttaki yağ hücrelerinin fazlaca çalışması sonucu oluşuyor. Yağ hücrelerinin fazla çalışmasının sebebi-ya da sebeplerinden biri- de hormonal sebepler.

Eğer ağrılı ve kistik akneleriniz varsa yumurtalık kistine sahip olabilirsiniz. Benim de varmış. Polikistik over hastaları kadar çok olmasa da ultrasonda gayet net görebildiğim kistlerim var.

Bir süre önce doktora gittiğimde yumurtalıklarımda kist olduğunu, önemsiz olduklarını ve fakat kistik sivilcelerimin sebebi olabileceğini söyledi. Bu gibi durumların tedavisi için de doğum kontrol hapı verdiklerini belirtti. Bu zamana kadar türlü çeşitli mitlerle büyümüş olan ben pek tabii ki olaya şüpheyle yaklaştım. Doktorum "bak çok hafif çok faydasını göreceksin" dedi. Tabii öncesinde ben kadını 99 soruyla boğdum. Verdiği hap Yasmin'di. Yasmin en çok kullanılan doğum kontrol haplarından biri.

Yasmini kullanmaya başladığım günün ilk saatlerinde pek birşey anlamadım. Akşama doğru bir asabiyet çöktü. Sabah uyandığımda sinirden ağlıyordum. Hiç unutmam sevgili annem mükellef bir kahvaltı hazırlamış. Yumurta haşlamış. Kadına sabah sabah yumurta mı yenir, kokuyor bu diye çığlık çığlığa bağırdım. ( Bu arada her sabah yumurta yiyen biriyim. Bıraksan gıdaklayacağım o derece.)

7. günün sonunda ya kendimi keseceğim ya da birini diye hapı bıraktım. Benim yaptığım bu zekasızlık bana adet düzensizliği olarak geri döndü. Çünkü hapı bıraktığınız gün ya da ertesi adet görmeye başlarsınız. Hapları  da 1. ya da 3. adet gününüzde almaya başlarsınız. Eğer bırakmaya düşünüyorsanız bile mutlaka kutuyu bitirmeye çalışın.

Bu adet düzensizliği bir şekilde düzene girdi elbette. Daha sonra kendi doktorum yerine başka bir doktora daha gittim. Malum fikir almam lazım.Rahat durur muyum? Durmam. Maazallah. İlla 100 kişiye sorup 5 popüler cevap alınacak. Neyse.

Gittiğim doktor çok ünlü bir profesör. Diğer doktorumun sölediklerinin aynısını söyledi. Yasmin'le yaşadığım sorunlardan bahsedince de bana Yazz verdi. Yazz diğer doğum kontrol haplarından farklı. Diğerlerinin içinde 21 tane hap var. Kullanıp 7 gün ara veriyorsunuz. Yazz ara vermeden kullanılıyor. İçerisinde 28 tane hap var. 24 tanesi hormon, 4 tanesi boş. Bu şekilde ne zaman başlayacağım, ne zaman bırakacağım, unuttum derdiniz kalmıyor. Benim kafamda da milyonlarca mit vardı. Ay bu hormon, her gün hap mı alacağım, ya şimdi çocuğum olmazsa vs vs vs . Bu soruların hepsini 5 doktora sordum. Aşağıda popüler cevapları bulabilirsiniz :)

- Doğum kontrol hapları kısırlık yapar mı?
Hayır. Bunu bin kere sordum. Hayır. Çevremde de doğum kontrol hapı kullanıp çocukları olmuş birçok insan var. İnsan yaşla birlikte doğurganlığında azalma olur. 18 yaşındaki bir kadınla 35 yaşındaki bir kadının hamile kalma olasılığı aynı değildir.

-Haplar kilo yapar mı?
Kesinlikle hayır. Eski haplar ödeme sebebiyet verirdi. Bir de ülkemizdeki kadınların çok büyük bir kısmı düzenli cinsel hayata evlendikten sonra geçtikleri için ve bu geçişle birlikte doğum kontrol hapları kullanmaya başladığı için ve bundan sebep düzenli hayat, kurulu sofralar, tatlılar, börekler, tuzlular olduğu için kilo alırlardı. Bana doktorum yersen kilo alırsın, yemezsen almazsın bu kadar net dedi. Ve almadım. Yeni nesil hapların içinde vücutta su tutulması için ekstra içerikler de mevcut. Şimdiki kadınlar kendine de özen gösterdiği için böyle şikayetleri olmuyor.

-Ay ama her gün hap alacağım. Aman Allah'ım.
Abartmayalım. Hap o kadar küçük bir hap ki çantamın içine düşer de kaybedersem diyorum. Mini mini minnacık. Evet bu bir hormon. Fakat doktor kontrolünde aldığınız müddetçe endişe etmenize gerek yok.

-Haplar selülit yapar mı?
Evet. Yapıyor. Çünkü kadınlık hormonu selülit sebeplerinden biri. Fakat bu selülit durumunu sizden başka farkedecek kimse olmayacaktır çünkü o kadar farkedilebilecek bir değişiklik olmuyor.

-Haplar ara kanama yapar mı?
Evet. Vücut alışana kadar yapıyor. Sonra dengeyi buluyor ve böyle bir sorun kalmıyor.


-Hapların artıları neler?
Korunmak için alıyorsanız zaten en önemli artısı hamile kalmamanız ama bunun haricinde;
Cildiniz gerçek anlamda düzeliyor. Çünkü hormonlarınız düzene giriyor ve daha az yağ salgılıyorsunuz.
Saçlarınız daha parlak oluyor. Daha uzun sürede yağlanıyor.
Tüylenme şikayetleriniz azalıyor
Rahim, yumurtalık ve benzer kanserlere yakalanma riskini düşürüyor.
Ayrıca ağrılı adet dönemleri geçiriyorsanız, ağrılarınızı neredeyse yok ediyor. Ben ki asla ve asla cataflam-bilmeyenler için kendisi kuvvetli bir ağrı kesicidir-olmadan hiçbir adet dönemi geçirmedim. Kullanmaya başladığımdan beri bir kere bile almaya ihtiyacım olmadı.


Bu yazıdan hemen koşun gidin doğum kontrol hapı kullanmaya başlayın gibi bir anlam çıkmasın. Amacım kişilerin önyargılarından kurtulmasına bir parça da olsa katkıda bulunmak. Çünkü ben bir hastalık hastasıyım. Ve pimpirikliyim. Ve bu konu hakkındaki önyargılarımdan kurtulmak epey bir zaman aldı.

Doğum kontrol hapları kesinlikle doktor kontrolünde kullanılması gereken bir ilaç.Mutlaka düzenli kontrole gidip hormon testlerinizi yaptırılmalısınız. ( Aslında mutlaka ve mutlaka her kadının cinsel olarak aktif  olsun ya da olmasın 6 ayda 1 jinekolojik muayene olması gerekiyor.)



12 Aralık 2012 Çarşamba

Garnier Saf ve Temiz 3'ü 1 Arada Temizleyici

Herkese merhaba,
Bir önceki yazımda uygun fiyatlı ürünleri denediğimi söylemiştim. O yazıdaki temizleyici işte bu :)

Garnier saf ve temiz serisinin nemlendiricisini kullanıp çok beğenmiştim. Acil peeling ihtiyacım olduğu bir anda garnier i aldım. Çok sevdim.

Kendisinin şöyle vaadleri var:


Garnier Skin Naturals Saf & Temiz 3’ü 1 Arada Temizleme + Peeling + Maske
 
Arındırır + Gözenekleri Temizler + Cildi Düzenler
 
3’ü 1 Arada Temizleme + Peeling + Maske Benim İçin Uygun Mu?
 
Evet, eğer yağlı ve karma bir cildiniz varsa, cildiniz yağlanma, parlama ve siyah noktalar gibi cilt problemlerine eğilimli ise uygundur.
 
Farkı Nedir?
 
Cilt problemlerine karşı savaşmak için 3 ürün kullanmak yerine tek çözüm Saf & Temiz 3’ü 1 Arada’da.
 
Temizleyici : Çinko minerali ve bakterilere karşı etken madde içeren formülü ile cildi derinlemesine temizlerken sebum (yağ) fazlasını dengeler.
 
Peeling : Gözenekleri açarak siyah noktaların oluşumu önlemeye yardımcı olur.
 
Maske : İçeriğindeki beyaz kil ile cildi matlaştırır ve dengeler. Cildiniz uzun süre nat ve temiz kalır.
 
Kullanım Şekli
 
Temizleyici Olarak Kullanımında
 
Sabah ve akşam cilt temizliği için köpürtülerek bir miktar suyla uygulanır. Islak yüze dairesel hareketlerle masaj yaparak uygulanır. Ardından durulanır.
 
Maske Olarak Kullanımında
 
Haftada 2-3 kez tüm yüze uygulayıp 3 dakika kadar bekletilir ve ardından durulanır.




Kendisini çok sevdim. Çünkü şu ara yağ kusan cildime ve çene bölgemde konuşlanmış sivilcelere baya iyi geldi. Ben maske olarak da, temizleyici olarak da, peeling olarak da kullandım. İçinde kil var. SLS içeriyor. Bu aralar SLS takıntım kalmadı. Çünkü bazı temizleyiciler sls içerse de bazen içermeyenlerden daha az kurutuyor cildimi. Dönüşümlü olarak kullanıyorum genelde sls olanlarla olmayanları.

Maske olarak çok pratik. 3 dk cildinizde kalması yeterli. Özellikle duşta kullanıyorum ben ki üşenmeyeyim :)

Ayrıca salisilik asit içeriyor ki kille beraber aktif sivilcelerde etkin rol oynuyor. 

Ben içindeki mentolü fazla buldum bir tek. Çok rahatsız edici değil ama olmamasını tercih ederdim.

Fiyatına göre performansı çok iyi olan çok yönlü bir ürün arıyorsanız garnier saf ve temiz 3'ü 1 arada denemeniz gereken bir cilt bakım ürünü. 14 tl ye aldım. Fakat indirimleri takip ederseniz daha ucuza deneyebilirsiniz.

Sevgiler :)




5 Aralık 2012 Çarşamba

Makyaj Çantam

Herkese merhaba,
Geçen hafta bir süre evde değildim. Normalde makyaj çantası taşımıyorum. (Daha çok ne kadar rujum varsa çantamda taşıyorum o ayrı.) Ev dışında olduğum için mini bir makyaj çantası aldım.


Kendisi ve içindekiler :)


Bu çantayı Sephora'dan almıştım. Hiç anlaşılmıyor biliyorum. Bir ara makyaj çantam olsun aman da aman deyip sonra hergün taşımaya üşenince arada bir böyle durumlarda kullanılır oldu.



İçindekiler ise şöyle

La Roche Posay Toleriane Ultra
Jane Iredale Pure Pressed Base ve Jane Iredale Handi Brush
Bobbi Brown Corrector - Light Bisque Hala kullanabiliyorum atamadım bir türlü
Maybelline Coral Blush gloss
L'oreal Voluminous X5 Rimel
Mac Coffee göz kalemi
Pastel Matte Black göz kalemi-Bir ara karşılaştırmalı göz kalemi yazısı yazacağım ama şunu söyleyebilirim ki oldukça iyi bir kalem
Chanel Beige Dudak Kalemi-Bu güzelliğin de yazısını yazacağım.
Mac Prolongwear Concealer
Maybelline On and On Bronze far
Bobbi Brown Pot Rouge -Powder Pink. Bu allığı da yazmamışım hayret.
Mac Cherish Ruj



Pudra görüldüğü gibi çoktan dibini gördü. Bakalım n zaman bitecek ama memnunum baya.
Toleriane ultra da bugün bitti ve yenisini açtım.
Corrector ı da atacağım inşallah :)

Sevgiler :))

28 Kasım 2012 Çarşamba

Maybelline Dream Lumitouch Highlighting Concealer

Merhaba,
Bugün sizlere fiyat performans açısından oldukça başarılı bir göz altı kapatıcısı tanıtacağım.

Maybelline 'in bu concealer ını bazı videolarda gördüğimden beri merak içerisindeyim. Kendisi YSL touche eclat'ya alternatif olarak gösteriliyor. Bense kapatıcı olarak daha iyi bir performans sergilediğini düşünmekteyim. Touche eclat benim için iyi ve pahalı bir aydınlatıcı maybelline e göre. Ben daha çok Clinique Airbrush Concealer a benzettim. 










Efendim hemen hemen her fani gibi hayatımı idame ettirmek için çalışmaktayım. Bu sebepten kargalar henüz kahvaltısını etmeden yollara düşen bu bünye her sabah daha mor ve yorgun göz altlarıyla uyanmakta. Gün geçtikçe concealer benim için daha önemli bir hal alıyor. Şu aralar bütçe dostu ürünler bulmaya çalışıyorum ve elimden geldiğince drugstore ürünler deniyorum. ( Hatta yakında muhteşem bir temizleyici tantacağım)



Bendeki 1 numarası. Hafif şeftalimtrak bir rengi var. (Şeftalimtrak evet bu tabiri az önce türettim.) Göz altlarını grileştirmeden kapatıyor. Fırçalı olduğu için uygulaması da oldukça pratik.




Dream lumitouch hem ucuz, hem beynim henüz uyurken göz altlarımı uyandırabiliyor, hem de aydınlatıyor. Memnun muyum. Çok. Bir daha alır mıyım? Kesinlikle. Fiyatı 20 tl civarı. İndirimde yakalamanız çok yüksek ki ben de indirimde daha ucuz bir fiyata aldım.



Sevgiler :))



24 Kasım 2012 Cumartesi

Nars Laguna.

Herkese merhaba,
Yabancı blogların içinde en sevdiklerimden biri Pink Sith. Kendisi çok fazla kullanıp artık iyice metali gözüken makyaj malzemelerini tanıtırken "pan porn" tabirini kullanıyor.
Nars Laguna da benim için öyle. Lütfen bakınız.





Gördüğünüz gibi kendisi baya bir miktar metal teşhir ediyor. Çünkü kendisini çok seviyorum.
Her ne kadar içinde mini mini minnnacık altın ışıltıları olsa da sürüldüğünde belli olmuyor. Glowy duruyor. (Şu yabancı güzellik terimlerine türkçe karşılık mı bulsak ne yapsak)

Bazı bronzerlarda olduğu gibi yüzde kirli ya da turuncu durmuyor. Benim bembeyaz tenime çok hafif bir renk veriyor. Yumuşak. Fırçaya alırken sorun çıkarmıyor.

Ben bronzer ı 3 şeklinde uyguluyorum. Genellikle de MAC 150 numaralı fırçayı kullanıyorum. Hemen hemen her gün yüzümde kendisi.


Yukarıdaki resim baya yoğun uygulanmış hali.

Bitince tekrar alacağımı söylememe gerek yok herhalde.


Sevgiler :))



23 Kasım 2012 Cuma

L'oreal Voluminous X5 Carbon Black Maskara

Herkese merhaba,

Bugün, yakında vedalaşacağımız bir rimelden bahsetmek istiyorum. Vedalaşsak da bir süre sonra tekrar bir araya geleceğiz çünkü kendisini çok sevdim.

Öncelikle kendisini baya bir hırpaladığımı aşağıdaki resimde göreceksiniz.



Çünkü kendisnin etinden, sütünden, yününden yararlandım.

Hacim ve simsiyah kirpikler arıyorsanız budur. Ha kıvırır, uzatır mı. Hayır. İsminde ne yazıyorsa onu yapıyor.




Ortadan büyük ve çok sık, kıl yapıya sahip bir fırçası var. Uçlara doğru çok hafif daralıyor ki köşelere ya da alt kirpiklere uygulayabilelim. Fırça yapısından dolayı oldukça çok ürün alıyor. Biraz yoğun bir uygulama yapıyorsunuz. Örümcek bacağı gibi bir görüntü olmasa da yine de bir yoğunluk oluyor. Dikkatli uygulamak lazım fakat sonucunda simsiyah ve hacimli kirpikleriniz oluyor.

Bu maskarayla ilgili söyleyebileceğim iki negatif şey var. Birincisi çok zor çıkması. Gerçekten zamk gibi yapışıyor kirpiklere. Ben MAC makyaj temizleme yağı ile temizliyorum. İkincisi ise fiyatı. Neticede drugstore bir ürün ama maalesef bizim ülkemizde bu ürünler çok pahalı. Fiyatı 40 tl civarında.

Başta da dediğim gibi tekrar almayı düşünüyorum.

Sevgiler :))

20 Kasım 2012 Salı

Abba Nemlendirici Şampuan ve Saç Kremi

Herkese merhaba,

Geçtiğimiz hafta her zaman olduğu gibi korkunç yoğunlukta geçmekte olan, soğuk, yağmurlu ve karanlık bir iş gününde masama gelen kargo beni bir süreliğine de olsa bu ortamdan uzaklaştırdı.

Şöyle bir paket vardı içinde.




Miramay Kozmetik denemem için Abba'nın nemlendirici ve renk koruyucu serisinin şampuan ve saç kremini göndermiş.

Abba daha önce duymadığım bir markaydı açıkçası. Sitelerinden kendileriyle ilgili bilgi edindikten ve ürünleri denedikten sonra sizinle de paylaşmak istedim.

Öncelikle boya koruyucu seriyi denemedim çünkü saçlarımda boya yok. Denemesi için başka bir arkadaşıma verdim Başlıktan da anlaşılacağı üzere bu yorumlar nemlendirici seri ile ilgili olacak.




Abba %100 vegan, sülfat, DEA ve boyar maddeler içermeyen bir marka. Şampuanları doğal botanik içeriklere sahip. Nemlendirici serinin temel etken maddeleri zeytinyağı ve nane. Oldukça yoğun bir şekilde naneli sakız kokuyor. Saç derisini oldukça rahatlatıyor. Şampuan tek başına saçlarımı yeteri kadar nemlendirdi diyebilirim. Başta da dediğim gibi bitkisel içeriği çok fazla.

Saç kremi ise yine zeytinyağı ve nane içerse de aynı şekilde baskın bir nane kokusu yok.Sitelerinde saç derisinden saç uçlarına kadar dese de-kremin saç derisini nemlendirme gibi bir özelliğinden bahsediyor sitelerinde- ben saç kremini saçımın 2/3 üne uygulamayı tercih ediyorum.

Şampuan ve saç kremini beraber uyguladıktan sonra nemlendirici etkisini hissettim. Aynı şekilde saç derisini rahatlattığını da söyleyebilirim. Bu etki geçici bir etki de değil. Aynı şekilde saçımın yağlandırmadı ve ağırlaştırmadı. (Saçlarım şu aralar cildim gibi kurumaya geçti. Normalden kurumaya meyilli diyebilirim saç tipim için)


Şampuan da saç kremi de paraben içeriyor. Şampuanın orjinal boyu 250 ml ve 54 tl, saç kremi ise 200 ml ve 64 tl.

Diğer serilerle ilgili detaylı bilgiyi internet sitelerinden edinebilirsiniz. Bakım ürünlerinden başka saç şekillendirici ürünlerde mevcut. Abba ürünlerini yetkili eczanelerden alabilirsiniz.

Sevgiler :))

19 Kasım 2012 Pazartesi

Lidyana.com'dan hediye çeki

Herkese merhaba,

Lidyana.com'u duymayanımız kalmadı herhalde. Ben bu yazımda alışverişimden bahsetmiştim.
Takı, saat, çanta, gözlük, şal, bere, anahtarlık ve daha birçok aksesuar mevcut lidyana'da.

Lidyana, blogumdaki yazıya istinaden izleyicilerim için %20 indirim çeki hediye etti. 1 Aralık'a kadar yapacağınız tüm alışverişlerde %20 indirimi kullanabilirsiniz. Hediye kodunuz darkchocolate20 .

Benim seçimim House of Harlow'dan olacak bu kez.




Güle güle kullanın :)

Sevgiler :))


13 Kasım 2012 Salı

Mac Pro Longwear Concealer

Merhaba,

Bugün küçücük fıçıcık içi dolu turşucuk birşeyden bahsedeceğim. Mac prolongwear concealer için cep herkülü diyebilirim. Bir damlasıyla kapatamayacağınız hiçbir şey yok. Bir önceki postumda gelin makyajım hakkında yazacağım demiştim. Yazacağım inşallah yakın zamanda :D Ama yine de en azından o makyajın demirbaşlarından biri hakkında yazıyorum bugün.



Ben prolongwear i göz altı için değil yüzümdeki lekeler için kullandım ve hala kullanmaya devam ediyorum. Genellikle Dermologica skinperfect primer üzerine pro longwear concealer kullanıyorum. Yapı olarak oldukça akışkan olsa da isminin hakkını vermek adına pudralaşan bir bitişi var. Mat. Gerçekten çok azı kapatmaya yetiyor. Bence göz altı için fazla mat bir duruşu var.


Bu concealerla ilgili söyleyebileceğim tek kötü özellik pompası. Hijyenik olması açısından süper fakat te seferde çok fazla ürün geldiği için ziyan olabiliyor.

Fiyatı 55 tl gibi birşey olması lazım.



Bitince tekrar almayı düşünüyorum.
Sevgiler :))


8 Kasım 2012 Perşembe

Bir Evlilik Yazısı

Herkese merhaba,

Bugün bir evlilik yazısı yazacağım. Biraz aykırı bir yazı olacak. Evlilik sürecinde yaşadıklarımı yazacağım. Bundan sonraki post ise yaptığım makyaj ile ilgili olacak. Şayet evlilik sürecindeyseniz kendinizden birşeyler bulacağınıza eminim. Gelsin bakalım :)

Öncelikle söylemem gerekir ki ben evliliğe inananlardanım. İnsanların "ben"likleri kaybetmeden "biz" olmaları, şu fani  dünyada el ele verip beraber bir hayat yaşamaları fikri bana hiçbir zaman yabancı gelmedi.

Evlenme fikri, gelinlik, aman da aman peri masalı çok güzel, ideal dünyada.

Sevgili gelin adayları gerçek hayatta evliliğe giden yolda hepimiz aşağıdakine dönüşüyoruz. Az ya da çok.


Evlenmeye karar verdiğiniz an sizin dışınızda bu konuya dahil olan öncelikle müstakbel eşiniz, aileniz, eşinizin ailesi var. Acı ama gerçek denge noktası sizsiniz. Bu kadar insanın istediklerini idare etmek ve kendi istediklerinizi gerçekleştirmek sizin elinizde.

Şimdi burada ilk tavsiyemi vermek istiyorum: Herşey mükemmel olmayacak. Herşey kafanızdakiyle birebir örtüşmeyecek. Bir şekilde uzlaşacaksınız. Fakat sevdiğiniz adamla evleniyorsunuz her zaman aklınızda bu olsun.   Dünya umrunuzda olmasın. Benim değildi.

Mümkün mertebe ailenizle eşinizi karşı karşıya getirmeyin. Ailenizle ve eşinizle ayrı tartışın. Ailenizle tartıştığınız konuyu eşinize sölemeyin, Aynı şekilde tam tersi de söz konusu. Kararlarınızı eşinizle alın. Tabii onun da sizi ailesiyle karşı karşıya getirmemesi gerekiyor. Anneniz babanız sizi affeder ama el oğlu, el kızı bir laf söylerse kötü olur. Unutulmaz.

Bütün gelinlikler straplez değildir. Üzerinizde bir straplez baskısı oluşmasın. Grace Kelly de gelin oldu. Benim gelinliğim bunun kısa kollusu ve krem rengi idi.






Her kafadan bir ses çıkacak. Hazırlıklı olun. Bütün o yorumlar içinde can sıkıcıları da olacak. Ben straplez gelinliğe hiçbir zaman sıcak bakmadım mesela yukarıda da dediğim gibi. Daha farklı birşey istiyordum. Çok sade birşey. Ne yorumlar duydum amaaan.O neymiş öyle diyen mi ararsın, imalı imalı hmmm diyen mi ararsın. Çok takmayın. He deyip geçin.

Aynı şeyi saç için de yaşadım. "Gelin Topuzu" denilen şeyden bucak bucak kaçasım vardı. Kimi çevrelerce bu da eleştirildi. "Gelin başı" dediğimiz şey "topuz" olurmuş. Hayır efendim olmadı. Saçlarıma dalgalı fön çektirdim. Taç ve duvakla gayet zarif oldu.

Bir de makyaj mevzusu var. Kafamda kendim yaparım diye bir fikir hep vardı zaten. Koskoca Kate Middleton kendi yapıyorsa ben niye yapmayayım. Fakat yine de birkaç prova yaptırdım içimde kalmasın diye.

Sonuç hiç beklediğim gibi olmadı. Benim o sade gelin olma hayalime ters düşen bir kırmızı ruj fikri vardı provada. Evet çok ünlü makyaj artistim-ismini vermeyeceğim- bana kırmızı ruj sürdü gelin makyajı için. Fiyatını söylemiyorum bile.

Sonunda kendim yaptım. O kadar fırça pudra, far bir amaca hizmet etsin değil mi? Çok da güzel oldu. Gayet şık ve sadeydi. .Herkes çok beğendi. Hatta nerede yaptırdığımı soranlar oldu.

Bu süreçte müstakbel eşinizle türlü çeşitli kavgalar edip kendisine bubi tuzakları kurmak isteyebilirsiniz. Hatta bir kaşık suda insan nasıl boğulur diye de düşünebilirsiniz . Normal. Çok normal. Tavsiyem bunun geçici bir durum olduğunu bilin. Hatta daha işler sıkışmadan konuşun. Bak gerilebiliriz ama uzatmayalım stresten oluyor diye. Daha bir Allah'ın kulunu görmedim ki kavga etmeden evlensin.


Uzlaşmak erdemdir. Uzlaşmayı ve kendinizi rahatlatmayı öğrenin. Amaaan nolcak koltuklar öyle değil de böyle olsun. Ölmüyor kimse. Hiç gerek yok didişmeye. Önemli olan üzerinde huzurla oturmak.

Abartmayın. Gerçekten. Hiç gerek yok. Çünkü kimseyi memnun edemeyeceksiniz. İlla birileri konuşacak ve kusur bulacak. O gün ister Çırağan'da evlenin, ister bir köy düğünüyle gözünüz hiçbir şey görmeyecek yanınızdaki eşinizden başka.

Sizin dışınızda olan faktörlere çok fazla kafayı takmayın. Misal hava. Yağmur yağacaksa yağar. Aylar öncesinden saat saat hava durumu takip edenler var. Yapmayın. Yağacaksa yağar. Her işte bir hayır vardır. Kuzenim evlenirken bir gün önce cayır cayır yanan hava ertesi gün yağmaya karar verdi. Mersin'den bahsediyoruz. Yaz günü. Olacağı varsa oluyor.

Benim gelinliğimin kuyruğundan araba geçti. Hiç farketmedim. Şimdi gülüyorum o halime.

Kendinizi mümkün mertebe rahatlatmaya bakın. Eşinizi de. Gerginlik bulaşıcı. Herşey yetişmeyecek. İlla birşeyler eksik kalacak. Zamanla halledilir. Kimsenin gırtlağına çökmeye gerek yok.

Gelinlikçilerle kavga edin. Bundan anlıyorlar. Tonla para veriyorsun bir de kapris yapıyorlar.

Kız babaları annelerden daha fena oluyorlar. Hadi anneler ağlıyor, babalar ağlayamıyorlar da. Yapacak birşey yok.

Ikea evimizin herşeyi evet.

Gülümseyin. O gün geldiğinde sadece gülümseyin. Çok mutlu olun. Tadını çıkarın. Saçınız bozulsa da, makyajınız aksa da, gök delinmiş gibi yağmur da yağsa o günü çok güzel hatırlayacaksınız. Herşey bittiğinde keşke o kadar stres yapmasaymışım diyeceksiniz :)


Sevgiler :))










31 Ekim 2012 Çarşamba

Pantene Isıya Karşı Koruyucu Parlaklık Veren Saç Bakım Spreyi

Herkese merhaba,

Beni bilen bilir saçımla uğraşmaya hiç gelemem. Sıkılırım. Fakat artık saçlarım uzadı ve kurutmak durumundayım. (Sanırım yaşlanıyorum önceden uzunken de kurutmazdım. Artık üşüyorum.)


Kurutma makinesi de saçlarıma zarar verecek şimdi aman da aman deyip kendime bir ısıya karşı koruyucu sprey aldım.


Evet başlıkta da görüldüğü üzere Pantene'in bu ürününü aldım. Almaz olaydım. Bu ne yahu. Isıdan koruyor mu bilemeyeceğim ama parlaklık falan hikaye. Hadi onu da geçtim üşenmeyip kremlediğim yumuşacık saçlarımı kazık gibi yapıyor. Haşır huşur. Belki bütün ısıya karşı koruyucu spreyler kazık gibi yapıyordur bilmiyorum ama sanmıyorum da. Bunun yerine iyi bir nemlendirici ve kurutmadan sonra Live Clean sıvı saç kremi benim saçlarımı kırılmadan ısıdan gayet iyi korur.

Külliyen gereksiz bir harcamaydı. Fiyatı 12 tl gibi birşeydi yanılmıyorsam.


Sevgiler :))

28 Ekim 2012 Pazar

Max Factor Masterpiece Max Maskara

Herkes merhaba,
Yarın tatilin son günü bir miktar depresifim. Bir post yazsam keyfim yerine gelir mi acaba?

Drugstore rimelleri seviyorum. Aslında fiyatları yurtdışındakiler gibi ucuz değil fakat hem alternatifi fazla hem de sanırım high end markalardan daha etkili birçoğu.

Masterpiece Max ya vanilya club kutusundan ya da lilakutudan çıkmıştı. Bir süre elimde rimellerim var diye kullanmadım. Normal boy bir rimelin yarısı kadar. Zaten uzunca bir süredir kullanıyorum. Yakında vedalaşacağız kendisiyle.

Ürün %400 e kadar hacimlenmiş ve tek tek taranmış kirpikler vaad ediyor. Bunu da gerçekleştiriyor. %400 değilse de oldukça hacimli ve tek tek taranmış kirpikleriniz oluyor. Topaklanmıyor. Az da olsa uzatıyor da. Kıvırıyor diyemem. Zaten rimel fırçaları kirpik kıvırmak konusunda çok etkili değil. En etkililerinden biri L'oreal 4D.







Fırçası görüldüğü üzere uca doğru incelen hafifçe toparlaklaşan plastik orta uzunlukta kıllara sahip bir fırça. Rengi oldukça siyah. Akma, bulaşma sorunu yaratmadı. Kokusu yok.

Bu rimelin bence en büyük artısı topaklanmaması ve kipikleri taraması. Hacim konusunda da fena değil.Ben L'oreal Voluminous x5-yazısı yakında burada-üzerine bir kat bundan uyguladığımda çok memnun kaldığım bir sonuç elde ettim. Bir de zamk gibi değil daha kolay çıkartabiliyorum gözümden.

Fiyatı klasik max factor rimelleri civarında. Alır mıyım? Evet alabilirim indirimde görürsem. Hala favorim MAC Haute&Naughty o ayrı.

Sevgiler :))


24 Ekim 2012 Çarşamba

Clinique Airbrush Concealer

Herkese iyi bayramlar,

Bayramda bol bol dinlenip uyuyalım da concealer a ihtiyacımız azalsın. Evet benim gibi sabahın köründe kalkmak mecburiyetindeyseniz-ki çoğumuz öyle değil miyiz?- concealer hayat kurtarıcı oluyor. Benim kronik morluklarım çok şükür yok ama sabahları çok erken uyandığımda veya dinlenemediğimde oluyor. Genelde hafif kapatıcılar tercih ediyorum. Eğer Bobbi Brown corrector gibi kıvamlı bir ürün kullanacaksam da çok hafif uyguluyorum.

Clinique Airbrush Concelaer oldukça hafif yapılı olmakla beraber kapatıcılığı ortanın üzerinde. Aynı zamanda ışığı yansıtıyor. Bundan sebep daha canlı ve aydınlık bir göz çevresi oluşturuyor. Gelin makyajımda da bunu kullandım.

Aynı zamanda fırçalı olduğu için uygulaması da pratik. Sabah işe giderken sürdüğüm kapatıcı akşama kadar yerinde duruyor. Dolayısıyla kalıcı diyebilirim. Çizgilere dolması gibi bir sorun da yaşamadım.








Bende olan 01 Fair rengi. Son iki foroğrafta hafif pembemsi rengi belli oluyor sanırım. Ben göz altı ürünlerinde pembe tonlu ürünleri tercih ediyorum daha doğal durduğu ve morlukları daha iyi kapattığı için. Sarı alt tonlu kapatıcılar grimsi bir renk oluşturuyor. Fiyatı 65 tl sevil'de. Yine alır mıyım? Gayet severek kullandım. Tabi ki alırım.

Sevgiler,