İletişim!!

darkchocolatebrownblog@gmail.com
darkchocolateblog@yahoo.com

30 Kasım 2011 Çarşamba

Epiderm hakkında bilinmeyenler...

Herkese merhaba,

Buu yazacağım yazı yine benim tecrübelerimden biri. Bu olay başıma geldiğinde bir gün mutlaka bunu yazacağım demiştim. Bu konuyu itsbeauty.com da da paylaşmıştım. Fakat burada daha detaylı anlatacağım.

Lazer epilasyon çok uzun zamandır hem kadınların hem erkeklerin gündeminde. Bundan bir süre önce epey bir araştırıp Epiderm'i seçmiştim. Hem bilinilirliği fazlaydı hem de Kadıoğlu Kliniği'ne aitti.

İlk izlenimim olumluydu. Temiz bir yer. Çalışanlar güler yüzlü.

Ben 3 seans gittim. Memnundum diyebilirim. 3 seanstan sonra başka bir arkadaşımda Epiderm'e gitmek istedi. sene 2009 sonu-2010 başı. Yer Etiler şubesi.

Epidermde ilk önce görüşme seansına alınıyorsunuz. Sizin cilt renginize, tüylerinizin rengine göre lazerin size ne kadar etki edeceğini söylüyorlar.

Arkadaşım ciddi anlamda esmer. koltuk altı bölgesi için uygunsunuz demişler. Ertesi gün beraber işlem için gittik. İşlem sonrası çıktığımızda arkadaşım canının yandığıını söyledi. Çok fazla önemsemedik çünkü kendimden de bildiğim üzere bu çok olası bir durum. Ertesi gün konuştuğumuzda koltuk altında jiletle kesilmiş gibi izler olduğunu söyledi. Bir sonraki gün de bu durumu göstermek için Epiderm'e gitti.

Olay burada başlıyor:

Epiderm'de işlemi yapanların tepkisi "bunun bizimle alakalı olup olmadığını bilemeyiz. Belki sizden kaynaklanıyordur" oldu.

Bir de şöyle bir durum söz konusu. İlk başlanılan tarafta bu izler daha fazla. Çünkü işlem sırasında arkadaşım canım çok yanıyor diye belirtmiş. Göreceli olarak diğer taraf daha az hasar görmüş çünkü bu uyarıdan sonra frekansı düşürmüşler.

Tabi ki çalışanlara itiraz etti kendisi. Doktorla görüşmek istediğini söyledi. Fakat doktor yok! Bir telefon numarası verip dermatologdan randevu alabilirsiniz dediler. Doktora durumu anlatmak için telefon açtığımızda doktorun tepkisi çalışanlardan daha komik oldu: "Geçer hanımefendi. Ne izler geçiyor. 1-2 seneye geçer. Takmayın bu kadar".

Biz şaşırıp kaldık. Bu olaydan sonra bir daha Epiderm'e gitmedim.

Bu durumdan kendi adıma birkaç şey çıkardım

Esmerseniz cildinizin yanma olasılığı daha yüksek.
Ne kadar klinik adı altında olursa olsun bu konu hala bıçaksırtı.
Yine en iyisi hastanelerin içerisinde yapılan operasyonlar, en azından hastane ortamı. Fakat yine de iyi araştırmak lazım.
Bu işlemi yapan pratisyen hekimler de var. Eğer kendilerine ulaşabilirsiniz hekim tarafından daha güvenilir bir şekilde işlem yaptırabilirsiniz.


İzlere gelince hala var. Aradan da 1-2 sene geçti. Kız benim gibi deli değildi. Uğraşmak istemediğinden peşini bıraktı. Ben en azından blogdan bu durumu anlatayım istedim

Womenist.net

Herkese merhaba,

womenist.net sitesi en iyi makyaj-kozmetik bloglarında benim bebek blogumdan da bahsetmiştim. Çok mutlu oldum :)

Haber linki: http://www.womenist.net/tr/p-7514/estetik/en_iyi_makyajkozmetik_bloglari_.html


En iyi makyaj-kozmetik blogları!

Kadınların ilgi alanına giren kozmetik ürünler, makyaj ve güzellik konularında yazan bloggerlar tarafından deneniyor, yorumlanıyor. Böylece çok daha detaylı bilgiye görselleriyle birlikte ulaşabiliyorsunuz...
Güzellik ile ilgili inanamayacağınız kadar çok blog var. Kadınların büyük bir çoğunluğunun ilgi alanına giren kozmetik ürünler, güzellik hakkında yazan bloggerlar tarafından deneniyor  ve memnuniyet ya da memnuniyetsizliklerini , tekrar kullanım ile ilgili düşüncelerini, fiyat ile ilgili yorumlarını yazıyorlar. Bazen kalite olarak başka bir markanın ürünü ile kıyaslayıp hangisini tavsiye edeceklerini söylüyorlar. Ürünleri kendileri üzerlerinde deneyip fotoğraflarını koyuyor, hatta fondöten/kapatıcı/allık gibi ürünlerde kullanım öncesi/sonrası şeklinde iki adet fotoğraf koyup ürün hakkında görsel olarak da detaylı bilgi edinmenizi sağlıyorlar. Örneğin OPI/INGLOT/Flormar/PASTEL  gibi markaların yeni sezon oje renklerini, MAC/NARS/AVON’un  yeni koleksiyonlarını haber yapıyor, fiyat olarak hem pahalı hem kolay ulaşılabilir markalara yer veriyor,  aynı zamanda  markaların promosyon/ indirim gibi ilanları hakkında da bilgi sahibi olmanızı sağlıyorlar.
Makyaj-Kozmetik-Çantamın içindekiler-Makyaj Çantam


Yurtdışında makyaj ürünleri ile ilgili yazan bloggerlara kozmetik firmaları deneyip kullanmaları için ürünler gönderiyor çünkü internette reklam yapmanın en etkili yolunun bu bloggerlardan geçtiğini görüyorlar. ‘Makyajkozmetik’ isimli blogun kurucusu, bu işe, bir ürünün kullanıcı yorumlarını ararken yabancı kozmetik bloglarına denk gelmesi sonucu giriştiğini, kendi yorumlarını yazarak kendinden sonra ürünü deneyeceklere rehberlik ettiğini söylüyor. Sadece bizzat deneyip kullandığı ürünlere yer verdiğini belirtirken, okuyucularının özellikle ürünlerin  renk tonlarının nasıl olduğunu merak ettiğini söylüyor.  ‘Insideofmypurse’ ‘in kurucusu ise Los Angeles’ta yaşıyor, dolayısıyla blogu hem Türkçe hem İngilizce. Bloglar arasında gezip Türkiye özlemi giderirken kendi blogunu hazırlarken bulmuş kendini. En çok okunan konuların başında uygulanmasını anlattığı değişik fikirler olduğunu söylüyor.  Yılanderisi görünümlü ojeleri kendi kendinize nasıl yapacağınızı anlattığı postları gibi.


''Makyajcantam blogu ise kurucusunun koyu renk gözaltı halkalarına karşı kremler arasında kaybolmuşken ''neden denediklerimden başkası da faydalanmasın'' mottosu ile çıkmış. Sitesinde tanıttığı ürünlerin büyük çoğunluğunu kendisinin satın aldığını, bir kısmını ise firmaların yeni çıkartıp gönderiği ürünler olduğunu, bu şekilde olanları basın numunesi olarak belirttiğini söylüyor. Amacının okuyucuya objektif bir platform sunmak olduğunu söylüyor.''


En çok hoşuma giden de bloglarda yer alan  ‘ürün göndermek isterseniz menuniyetle dener kullanırım ancak blogumda yazacaklarım ürünle ilgili şahsi düşüncelerimi yansıtacaktır, memnun kalmazsam da bu şekilde yazacağım. Paylaştıklarım bana ait fikirlerdir..’ tarzındaki  ibareler oldu. Yani bir nevi kozmetik günlüğü diyebiliriz bu bloglar için…


İnceleyip de hoşumuza gidenler;
Makyaj-kozmetik blogları
Ondakikagecikiyorum, Makyajgünlüğü, Vespagirlmakeup, Insideofmypurse, Marjoontheblog, Makyajkozmetik, Dörtdörtlükblog , Hazinekutusu, Darkchocolatebrown, Ojesihirbazı.
Boy aynasında ben-styleboom-kadın blog
Bunlar dışında bir de hem güzellik/makyaj ‘a hem de moda/stil/alışveriş gibi güncel konulara yer veren bloglar var. ‘Kadınblog’, ‘Boy aynasında ben’,  ‘Styleboom’bunlara örnek. Örneğin kadınblog.com  yemek tariflerinden, hobi malzemelerine,dizi filmlerden dekorasyona kadar çeşitli konuları içeren bir blog. Kurucusu Aslı Üstünkaya ilk alışveriş blogu fikri ile yola çıktığını sonrasında blogun gitgide zenginleşerek bugünkü halini aldığını söylüyor. Blogunda güzellik kategorisinde en çok okunanlar arasında diyet,saç ve cilt bakımı gibi konuların öne çıktığını belirtiyor.


Alışverişe çıkmadan önce bilgisayar başına geçip ne, nerede,ne kadar,nasıl gibi sorulara rahatlıkla cevap bulabileceğimiz bloglar  internette her türlü bilgiye sınırsız ulaşma çağının bize getirdiği güzelliklerden biri...



29 Kasım 2011 Salı

Yeniler ve hassascilt.com

Herkese merhaba
cilt bakımı aileme bugün yenilerini ekledim. aslında biri emektar, sensibio h20. Diğer ikisi ise ilk defa kullanacaklarım: La Roche Posay hydraphase intense nemlendirici ve hydraphase göz kremi.

Hydraphase serisi yüksek oranda nem vaad ediyor. İçerisinde hyaluronik asit var. Kullandıkça yorumlarımı buradan paylaşacağım.

Bunları aldığım site hassascilt.com. loguma yapılan yorumların birinde keşfettim. Bioderma, Nuxe, La Roche ve Avene ürünleri satılıyor. Şu an Bioderma ve Avene ürünlerinde %20 indirim var. Sensibiolarda 1 alana 1 bedava kampanyası devam ediyor. İkisi 39.60'a geliyor. Nuxe ve La Roche ise %10 indirimli. 75 tl üzeri kargo ücretsiz. Ayrıca siteden alışveriş yaptukça puan kazanıyorsunuz. Sonraki alışverişlerinizde hediye çekine dönüştürüp harcayabiliyorsunuz.

Cumartesi gecesi verdiğim sipariş bu sabah elimdeydi ki araya pazar girdi. Bu siteden yaptığım alışverişten memnun kaldım. Tavsiye ederim:)

Sevgiler...



28 Kasım 2011 Pazartesi

Juvena Prevent&Optimize Eye Cream

Herkese merhaba,
bugün cilt bakımı hakkında birşeyler yazmak istedim.
Juvena prevent&optimize göz kremi benim ilk göz kremim. İki kavonoz kullanmıştım. Juvena, La Prairie ile aynı laboratuvarlarda üretilen bir marka. Bir nevi junior la prairie diyebiliriz kendisi için.

Bu göz kremi hafif, çabuk emiliyor. Makyaj altında sorun çıkarmıyor. ben kullanmaya 22 yaşımdaydım. O yaş için alınabilir bir göz kremi deneyeyim deyip almıştım. Memnun kalmıştım. Sonrasında bir tane daha aldım.(Nasıl oldu bilmiyorum yeni bişi denemeden durduğum ender zamanlardan biri)


Ürünün içerisinde shea ve soya yağı var. Aynı zamanda kafein içeriyor. Bu sebeplerde nemlendirme ve dolaşımı hızlandırma vaad ediyor.



Gelelim dezavantajlarına.
Birincisi ürün kavanozda. Kremlerimi mümkün mertebe kavonozda tercih etmiyorum. İkincisi ürün alkol içeriyor. Ürünün nemlendirmesinden memnun olsam da alkol içermese daha güzel olurdu. Sakınanlar için paraben içeriyor.


Sonuç olarak ortalamanın üzerinde bir göz kremi. İkinci defa almamın sebebi sevil de olan şimdi hatırlamadığım bir kampanyaydı. Fiyatı 103 TL olması lazım. Bir daha almam zaten iki defa aldım. Çünkü çok daha iyi alternatifler buldum. Mesela Nuxe :))





26 Kasım 2011 Cumartesi

Manolo Blahnik Swan Pump

Dün bir grup ortaokul öğrencisi-çoğunluğu kız-ile beraber twilight breaking dawn'a gittim.

25 yaşında kazık kadar bir kadının bu filmde ne işi var?
Hava soğuk sinema güzel bir alternatif
Kesinlikle Jacob ya da Edwardla ilgim yok.
Fantastik filmleri ve kitapları seviyorum. (Pek tabi ki kitaplarını okuduum)

Filmin başrolünde kesinlikle bu ayakkabılar vardı benim için. Ayakkabı dememek lazım aslında ben buna sahip olsam muhtemelen odamın en güzel köşesine koyar seyrederim.





Bu güzellik Manolo Blahnik tasarımı. Fiyatı 1295 $. Filmin en acıklı yanı Bella'nın bu ayakkabılarla yürüyememesini izlemekti. Hayır ayakkabıya yazık.

Filmi izleyenler için gelinlik de Caroline Herrera tasarımı..

25 Kasım 2011 Cuma

Essie Carry On

Herkese merhaba,

bugünün postu oje olsun istedim.
Essie Carry On benim almayı düşündüğüm Essie renklerindendi. Bu ay gönderilen Vanilya Club kutusunda gelince çook sevindim. Gelen mini boy 5 ml. Fakat Mavala ojelerin normal boylarının 5 ml olduğu düşünülünce aslında çok da minik değil. Uzun süre kullanılır.

Renge gelince. Koyu mürdüm-bordo bir renk 2 kat sürüşte siyaha çalıyor. Güzel bir renk. Fakat bu ojenin tam boyunu iyi ki almamışım dedim. Çünkü elimde bu renge benzer şu yazımda bahsettiğim Essie Wicked oje var. Ayrıca bir de Essie Luxedo var. Bir de Rimmel Black Cherries var. Wicked tam bir bordo, diğer ikisi koyu mor-bordo renkler. Ama Essie kalitesi ve güzel bir renk, tavsiye etmiyorum diyemem.




beklentim bu son  fotodaki gibi şarabi bir renk olmasıydı ama daha siyahımsı morumsu oldu dediğim gibi..

Sevgiler

24 Kasım 2011 Perşembe

Bir Rapunzel'in Kısa Saçla İmtihanı

Bu benim kendi hikayem. Tüm kısa saç meraklısı olup cesareti olmayan rapunzeller için:)


20-21 yaşıma kadar ben bir rapunzeldim. Saçım gerçek anlamda belime geliyordu. Hatta 3-4 parmak geçiyordu. (Eski resimlerimi çok aradım ama o zamanlar bir gün ben de blog yazarım demediğim için şöyle arkadan çekilmiş bir resim bulamadım:))

Günlerde bir gün deliren ben sabah gözümü bugün saçımı kestireceğim diye açtım ve gittim çaat diye o saçları çene hizamdan az aşağıya kadar kestirdim....

Pişman oldum mu: Kesinlikle Hayırrr

Nedenlerine gelince:

Uzun saçın bakımı çok zor. Yıkamak, kremlemek, kurutmak hepsi ayrı zaman alıyor. Hele bir de benim gibi gür ve kalın telli saçlarınız varsa süre daha da uzuyor. Daha önce de belirtmiştim ben saç konusunda çok tembelim.

Bele kadar uzun saç belli bir yaştan sonra çok az kişiye yakışıyor. Hoş ben kestirdiğimde üniversitedeydim çok yaşlı sayılmazdım:) Fakat hala uzatmayı düşünmüyorum saçlarımı

İş hayatında uzun saç dezavantaj. Çünkü saçlarınızı sürekli toplamak durumunda kalıyorsunuz. Bir de işverenlerin uzun saçlı kadınlar için açıyla başıyla çok uğraşır gibi bir algısı oluşuyormuş.

Uzun saç bakım istiyor bakmayınca kötü duruyor. Uçları inceliyor, kırıkları belli oluyor..

Uzun saç çok romantik bukle bukle hoş ama kısa saç da romantik olabilir. Bir de daha modern duruyor bence.

Kısa saçla her tür modeli deneme cesaretiniz oluyor. Hani derler ya kökü sende gene uzar diye. Aynen o gene uzadığını görüyorsunuz sonra gidip aaa bir de perçem mi atsam, bob modeli mi kessem diye rahat rahat model beğenebiliyorsunuz.

Şu an saçlarım çenemin biraz aşağısında. Toplayabiliyorum. yaklaşık 4-5 senedir uzatmayı düşünmedim. En uzun hali omuz hizamda oldu. Yazın göreceli olarak biraz daha uzun oluyor toplansın diye. Hep birilerinde görüp de beğendiğim her modeli kestirdim.

Naçizane tavsiyelerim.

Eğer aklınızın bir köşesinde saçlarınızı kestirmek varsa gerçekten çok iyi bir kuaför bulun derim. Kafanızda belirlediğiniz model hakkında hem size fikir versin hem de söylediğiyle ortaya çıkardığı tutsun.

Kademeli kısaltmayı deneyebilirsiniz. O zaman cesaret artıyor.

Her yüz şekline yakışacak bir kısa saç var bence. Kendi yüz tipinizi bilip araştırdıktan sonra birden fazla bile bulabilirsiniz.

Çok katlı riskli modeller yerine ilk etapta daha risksiz modeller tercih edebilirsiniz. Böylece bir boyda uzayan saçlarınız olur.

Son olarak uzun saç mı, kısa saç mı? Kısa :))






23 Kasım 2011 Çarşamba

Mimmm

Gözdişin alfabetik mimini okudum. O da yapmak isteyen herkese yollamış. Ben de yapmak istedimmm...

A – Aynaya ne sıklıkla bakarsın?
Sürekli bakarım. Etrafta bir ayna varsa illa gözüm takılır. İş yerimde aynam her daim masamdadır.
B – Boy?
1.61

C – Cam objeleri sakarlıktan sürekli kırar mısın?
Sakar benim göbek adım.

Ç – Çocuğun var mı?
Yok.

D – Hiç diş çektirdin mi?
4 tane 20'lik diş çektirdim. İkisi ameliyatla çekildi.
E – En sevdiğin renk?
Kılık kıyafet konusunda yeşiller, kahveler. Ama kırmızının yeri apayrı.
F - Favori makyaj ürünün?
Rimel
G – Gümüş mü altın mı?
Hem gümüş, hem altın:D Özellikle pembe altına bayılıyorum:D
H – Hiç hastanede yattın mı? 
Hayır.  

I – Ihlamur sever misin? 
Tek başına değil. İçinde tarçın ve elmayla çekilebiliyor.
İ – İşin?

Finansal Analist=Modern Köle
J – En sevdiğin oje markası?
OPI
K – Kediler/köpekler hakkında ne düşünüyorsun?
Bütün hayvanlara bayılıyorum. Hiçbirini ayırmam. 
L – Lakapların neler?
Nesli,  Nesliş
M – Çaldığın müzik aletleri?


O blok flüt ne kötü birşeydir ya:D

N – Nerede oturuyorsun?


İstanbul

O – Güne başlarken olmazsa olmazınız?
su içmek
Ö – En sevdiğin özlü söz/deyiş?


If you hear a voice within you say 'you cannot paint' then by all means paint,  and that voice will be silenced.-Vincent Van Gogh

P – Pasta sever misin?
Tabii ki:D
R – Nefret ettiğiniz ritüel?
Kırk kere kapıyı ve pencereleri kontrol etme ritüelim
S – Sol elle mi yazarsın sağ elle mi?
Sağ

Ş – Şanslı mısındır?
Bugünümüze şükür:D
T – Günde kaç kere saçını tararsın?
Saçım kendi şekil alıyor yıkayınca tarasam yeter..
U – Sence uyum nedir?
Zıtlıklardan uyum doğar:D
Ü – Kendine rol model aldığın bir ünlü var mı, kim?
Yok.
V – Oturduğun şehrin valisi olsaydın neler değiştirirdin?
Vali olmak istemezdim..
Y – Yaş?
25

Z – Zalim insanlarla karşılaştığında ne yaparsın, onların nasıl hakkından gelirsin?
Hakettiğini alır..

Bu mimi yapmayan ve yapmak isteyen eski yeni  tüm blog yazarlarına gönderiyorum:)

sevgiler,



22 Kasım 2011 Salı

Denedim! Scwarzkopf Bonacure Moisture Kick Spray Conditioner

Herkese merhaba,

Bu ay vanilya club'dan gelen bonacure sprey saç kremini denedim Gönderilen ürün 50 ml orjinal boyun 1/4 ü kadar ki denemek için hiç fena bir miktar değil :). Daha önce de belirttiğim gibi saç konusunda tam bir tembelim o yüzden bu sprey saç kremlerini seviyorum :)

Bu ürüne gelince... pek bir özelliğini göremedim. Normalden kuruya dönük saçlar için nem vaad ediyor. Tamam nemlendiriyor fakat 200 ml 57 TL. Daha önce şu yazımda bahsettiğim gliss pembe sıvı saç kremi çok daha başarılı. Live Clean ise kıyas kabul etmez bana göre. Hem içeriği besleyici hem daha ucuz...

Sevgiler...


Cilt Tipine Göre Bakım

Herkese merhaba,

daha önce yayınladığım cilt bakımı yazısının devamını da eklemek istedim. Burada da cilt tipine göre bakımdan bahsedilmiş..Umarım faydalı olur :)


TiPE GÖRE BAKIM YAPIN
TiPE GÖRE BAKIM YAPIN
Özellikle akne ve sivilceli bir cildiniz varsa, onu sağlıklı tutacak bakımları ihmal etmemelisiniz. Kendi başınıza satın alacağınız bir ürün, ciltte telafisi mümkün olmayan sonuçlar yaratabilir
Pierre Fabre Dermokozmetik Eau Thermale Avene Dermatoloji Laboratuvarları’ndan eczacı Semra Göker, temel cilt bakımıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

* Kuru, yağlı ya da karma cilt ne demek? 
Temel olarak kuru cilt, cildin yağ molekülü kabul edilen sebum eksikliğine bağlı meydana gelir. Cildin koruyucu bariyerinde yıpranmalara ve nem kaybına çok sık rastlanır. Kuruluk; genetik nedenlere bağlı özellikler, yaşam tarzı (stres, yorgunluk, sık banyo yapmak, yaşlanma), çevresel faktörler (yanlış kullanılan kozmetikler, güneş, soğuk-sıcak, giysiler, ilaçlar) ve beslenme alışkanlığıyla (yetersiz su alımı, alkol, sigara)  ilgili. Kuru cilt, ince ve şeffaftır, pullanma gözlenir. Göz ve ağız çevresinde çatlaklar oluşabilir. Çekilme hissi ve zamanından önce yaşlanma ortaya çıkar.
Yağlı cilt; yağ bezlerinin fazla çalışması sonucu cildin aşırı sebum üretimi sonucu oluşur. Cilt yüzeyinde parlaklık görülür. Alın, burun ve çene etrafında gözenekler iridir. Sivilcelere de rastlanır. Bu cilt tipinde kırışıklıklar daha geç oluşur fakat elastikiyet kaybı daha çok gözlenir. Cilt gözenekleri büyüktür ve siyah noktalar vardır. Yaş ilerledikçe sorun azalır ama  temizliğe çok dikkat edilmeli. Yağlı ciltler için en önemli bakım aşaması, temizlik kısmı. Temizliği düzenli yapılmayan yağlı cilt; sivilce, akne, siyah nokta konusunda sorunlar yaşar.
Karma cilt; en sık rastlanan cilt tipi.  Bu tipte cildin farklı bölgelerinde farklı  özellikler görülür. T bölgesi (alın, burun, çene) yağlı ve kalın olur. Yanak kısımlarındaysa cilt daha normal ya da kurudur.  Gerilme hissi daha fazladır.

* Kişi bu ayrımı kendi kendine yapabilir mi? Yoksa uzmana mı gitmesi gerekir?
İnternet sayesinde cilt tipleri ve markalar hakkında çok daha fazla bilgi sahibi oluyoruz. Bu da kişinin cildini tanımasına ve uygun ürünleri bulmasına yardımcı. Ancak her elde ettiğimiz bilgi doğru değil. Uygun ürünü seçerken konunun uzmanına danışmak ve eczanelerde, güzellik merkezlerinde yapılan analizlerle bakımlardan edinilen bilgileri birleştirerek bir sonuca varmak en sağlıklı yol. Bazen sadece cildimizi tanımak yeterli olmaz. Cildi tanısanız bile bir uzmandan destek almanızı öneririm.

* Uzmana danışma yaşı kaç olmalı?
Bir uzmandan destek almak için önce bir sorun ya da nedene ihtiyaç duyarız. Ergenlik döneminin başlamasıyla da ciltle ilgili sıkıntılarımız başlar. Ergenlikte görülen aşırı yağlanma ve sivilcelenme döneminde, kişinin doğru bilgilendirilmesi önemli. Sonraki dönemlerde gelişen yaşlanma belirtileriyle beraber tavsiyeler almak için uzmanlara ihtiyaç duyarız. Uzman, yaşınıza ve cilt durumlarınıza göre size en iyi ürünü önerecek, yapılmaması gerekenlerli anlatacaktır.

* Kendi kendimize ürün kullanmanın zararları var mı?
Cilt tipini ve ihtiyaçlarını doğru belirlemeden, ürünün özelliklerini, içeriğini iyi analiz etmeden kullanılan durumlarda bazı riskler ortaya çıkabilir. Örneğin, akne ve leke tedavilerine yardımcı ürünler, cildin çok iyi korunmasını gerektirir. Bu tarz ürünlerin kullanımı sırasında dikkat edilmesi gereken noktalar var ve bunlar yapılmadığında ortaya istenmeyen sonuçlar çıkabilir.

* Beslenme ve cilt sağlığı arasında  ilişki var mı?
Cildimiz öncelikle en çok suya ihtiyaç duyar. Diyetimizde her gün su alımına dikkat etmeliyiz. Diğer bir yandan stres, hava kirliliği ve ultraviyole ışınlarının tetiklemesiyle oluşan serbest radikaller, erken cilt   yaşlanmasına yol açar.
Serbest radikal ataklarına karşı anti-oksidan gıdaların alımını artırmak önemli. Aslına bakılırsa çalışmalar gösteriyor ki, gıdalar cilt yapısını doğrudan etkilemiyor ancak kişisel olarak bireyin tespit ettiği bir gıda alımıyla gelişen sorun varsa o besin diyetten çıkarılmalı. Bunun dışında atopik dermatiti (alerjik cilt hastalığı) olanların tükettiği bazı gıdalar, ciltte enflamasyonu tetikliyor. Özellikle gelişim çağındakiler için bu sorun, bir diyetisyen desteğiyle çözülmeli. Diyetten çıkarılan, vücut için önemli gıdalar bazı eksikliklere neden olabilir. Bu ciltler dışında cilt tipine özgü bir beslenme tarzından bahsetmek çok doğru olmaz.
YAĞLI  CiLDiNiZ VARSACildin sağlığı için sivilce ve aknelerle oynanmamalı, bunlar sıkılmamalı. Çünkü akneler kistleşebilir. Sabun, cildin kendi ürettiği yağı ve nemi kurutarak pH değerini bozacağından yüz için tavsiye edilmez. Cildinizin sağlığı ve güzelliği için uzman bir dermatologtan yardım isteyin.

(milliyet.com.tr'den alıntıdır. 13.11.2011)

20 Kasım 2011 Pazar

Oradaydım!!-MAC Glitter and Ice Lansmanı

Herkese merhaba,
marjoontheblog, chunlinbeauty, vespagirlmakeup ve hersheyler bloglarının sahibeleri bu koleksiyon lansmanı için  bloglarında küçük bir çekiliş yaptılar. Her blogdan 5 kişi toplamda 20 kişi MAC glitter and ice koleksiyonunun 19 kasım cumartesi günü saat 13.00 de istinyeparktaki lansmanına katılmaya hak kazandı.

Bu şanslılardan biri de bendim. Buradan sevgili marjo'ya (marjoontheblog.com) çooook teşekkür ederim :D

Lansman çok güzeldi. Bildiğim kadarıyla 18 kasım cuma günü satışa çıkmıştı koleksiyon. Fakat ben bu lansman sayesinde mıncıklama şerefine eriştimm.

Koleksiyonda en beğendiklerim gloss setleri (2 dazzleglass, 2 cremesheen), mini oje setleri, such flare ruj ve get noticed oje oldu. Bir de morning frost paint pot. (şampanya rengi ama gül kurusuna da çalan bir renk olup tek başına da kullanılabilir. Aşağıdaki göz makyajının bazıdır kendisi). Aşağıdaki makyaj öğlen 1.30 sularında yapılmış olup akşam 11.30 'a kadar en ufak bir çizgilenme yaşanmadan kullanılmıştır.

Koleksiyon oldukça zengin. Fırça setleri, pigment setleri, far paletleri, technakohl göz kalemleri koleksiyonun diğer ürünleri.

Lansman sırasında makyaj uygulaması da yapıldı. Genel olarak gayet eğlenceli bir organizasyon oldu. Marjocum tekrar teşekkürler :)

Bu arada Chunlibeauty'nin güzel sahibesi (aynı zamanda itsbeauty.com'un moderatörlerinden) ile de tanışmış olduk. Forumdan ayrıca romneya ile de tanıştık:)

Fotolar!!!

Şimdi göz makyajımı koymak istiyorum ama ışıklandırmadan dolayı zaten çok hafif uygulanmış makyajım çok belirgin çıkmadı. Bu makyajda Glitter&Ice Warm Eyeshadow Palette kullanıldı. İçerisinde 6 renk var. Biri Patina. Diğerleri yeni renkler.


Morning Frost paint pot (temptalia.com dan alıntıdır)





göz içinde ve kirpik dibinde coffee göz kalemi rimel olarak da tek kat haute&naughty lash uygulandı ki iki öceki postun konusu.

Ojeleri çok sevdim. Normal boy ojelerden get noticed en çok sevdiğim oldu. Aslında benzerleri birçok markada bulunabilir belki bu ojenin yapısı, parlaklığı, dedikleri gibi kremsi duruşu çok hoşuma gitti. R-Tam yeni yıl kırmızısı.

(İlk iki foto temptalia.com'dan alıtıdır)


Pigmentler!! 


Mini (aslında mini değil midi diyebiliriz:) Glosslar ve mini oje setleri 



Bir de küçük pigment sample ı aldım. Bu güzelliğin adı roasted chestnut. Bir de grape isminde koyu mor-mürdüm bir renk daha vardı ona da bayıldım ama bunu daha çok kullanırım diye bu rengi aldım.

Biraz ucun bir post oldu ama napalım.

Herkese sevgiler






19 Kasım 2011 Cumartesi

Cilt Hassasiyetinin Nedenleri

Herkese merhaba,

Bugün yine faydalı bulduğum bir cilt bakımı yazsını sizinle paylaşacağım. Umarım okuyucularıma bir faydası dokunur :)


HASSASiYETiN NEDENLERi
HASSASiYETiN NEDENLERi
Aşırı hassas ve alerjik ciltler, tüm cilt tipleri arasında en korunmasız tiptir. Hassas ciltler, normal bir cildin benzer koşullarda ve aynı saldırılara gösterdiğinden daha hızlı tepkime gösterir
Pierre Fabre Dermokozmetik Eau Thermale Avene Dermatoloji Laboratuvarları’ndan eczacı Semra Göker sorularımızı yanıtlamayı sürdürüyor:
“Hassas cilt, her zaman alerjik cilt demek değildir. İç ve dış etkenlere özel reaksiyonu olan cilt tipidir. İç faktörlerden bazıları sinir, stres, baharatlı besinler ve alkol, dış faktörlerse ısı, mevsim değişimi, kimyasal veya fiziksel olarak tekrarlayan çevresel saldırılar gibi durumlardır.
Hassas cilt geçici veya kalıcı tahriş durumudur. Deriyi koruyan ilk tabaka, çevreyle karşı karşıya olan ilk bariyer-dir. Hassas ciltlerde bu bariyer hasar görmüştür ve bu nedenle saldırılar çok daha ciddidir. Hassas ciltler, normal bir cildin benzer koşullarda ve aynı saldırılara gösterdiğinden daha hızlı reaksiyon gösterir.
Bazı ciltler kozmetik ürünlere karşı hassasiyet gösterebilir. Daha sıklıkla kullandıkları için kadınların kozmetik bileşenlere karşı hassasiyet riski erkeklerden daha fazladır. Kozmetik ürünlerine karşı oluşan hassasiyetlerin sebebi genellikle kokulardır, bunu formaldehidler ve formol ayırıcı maddeler gibi katkı maddeleri takip eder. Parabenler en fazla kullanılan katkı maddesidir. Ve kişilerin bu içerikleri karşı hassasiyeti olabilir.
1- sivilceli ya da alerji sorunu olan ciltlerin bakımı farklı mı olmalı? Aşırı hassas ve alerjik cilde sahip kişilerin doğru nemlendiricileri kullanmaları çok önemli.  Çünkü çoğu nemlendirici krem içerikleri dolayısıyla hassasiyetin artmasına neden olabiliyor.
Akneli cilt, öncelikle uygun bir yıkama jeliyle sabah akşam temizlenmelidir. Akne tipinize uygun bir tedavi tercih edilmeli ama bu tedaviye dermatolog karar vermelidir. Tüm akne tedavilerinin olmasa olmazı, güneşten korunmadır. Bu tedavilerin iyi sonuç vermesi ve sonrasında herhangi bir iz ve leke kalmaması için cildi güneşten korumak çok önemlidir. Uygun ürünler kullanılsa dahi dikkat edilmesi gereken başka ayrıntılar da vardır. Örneğin; cildinde akne olan kişi, makyaj ürünlerini yağsız ve gözenekleri kapamayan türlerden seçmeli. Kullandığı makyaj ürünlerinin aparatlarını (fırça sünger...) temiz muhafaza etmelidir. Alerjik ve akneli bir cilt yapınız varsa bir dermatologtan yardım almanızı öneririm.
2-Yanlış ürün kullanımı bu tür cilt sorunlarını tetikler mi?
Evet bu, durum ve kişiye göre farklılık gösterir. Cilt öncelikle uygun bir yıkama jeliyle sabah-akşam temizlenmelidir.
3-Siyah noktalardan kurtulmanın yolu var mı?Cildin sağlığı için siyah noktalarla oynanmamalı ve asla tırnakla sıkılmamalıdır. Yanlış işlemden dolayı, siyah noktalar sivilcelere dönüşebilir. Bu da ağır sonuçları beraberinde getirir.
4-Makyaj ve makyaj temizliği bu cilde sahip olanlar için nasıl uygulanmalı?
Hassas ciltleri tahriş etmeyecek temizleyiciler tercih edilmelidir. Kimyasal temizleme ajanları kullanılmamış ürünleri seçmek önemli. Çoğu temizleyici ne kadar hassas cilde adapte olsa da su, tahriş edici olabilir. Bu nedenle, hassas ciltlerde yıkama ürünlerinden çok silerek temizlik sağlayan ürünler tercih edilmelidir.
5-Bu tür ciltlere nasıl bakım yapılmalı?
Aşırı hassas ve alerjik ciltler, tüm cilt tipleri arasında en korunmasız türdür. Kalıtımsal, ruhsal, çevresel, mevsimsel veya yanlış kozmetik ürünleri kullanımı gibi sayısız iç ve dış etken, kızarıklık, gerginlik, batma, kaşıntı, ödem, ürtiker gibi rahatsızlıklara neden olur. Hassas ciltler diğer cilt tiplerine oranla daha fazla özen ve bakım ister.
Hassasiyeti ortaya çıkaran başlıca nedenler arasında sigara, alkol, az uyku, iklim, güneş ışınları, cildin koruyucu bariyerinin incelmesi, bağışıklık sisteminde bozukluklar, genetik hastalıklar, stres başta gelenlerdir. Sıklıkla nem kaybı, kuruluk sorunları yaşayan aşırı hassas ve alerjik ciltlerin bakımı da kişiye özel olmalıdır.
Bu gibi durumlarda cildin acilen yatıştırılması ve tahrişin hızla giderilmesi gerekir. Bilinçli seçilen ve parfüm, renklendirici gibi riskli içerik maddeleri içermeyen özel ürünler kullanılmalıdır.” 

(Bu yazı milliyet.com.tr den alıntılanmıştır.)

18 Kasım 2011 Cuma

Angry Birds Nail Art

Angry Birds oyunu ben de hastalık yaptı ve bitirdim kendisini. O kuşlara bayılıyorummm. Bu Nail Art videosu da bu sebepten ilgimi çekti.
O kadar kat oje kurur mu bilmiyorum. Kendim kullanmayacak olsam da görüntüsü çok hoşuma gitti:)


Veee işte karşınızda MAC Haute & Naughty Lash

Herkese merhaba,
Bugün cuma yaşasın. Ben de bugün bu zamana kadar en severek kullandığım ve yakın zamanda tekrar alacağım rimelimden bahsetmek istiyorum.

Birçok rimel hakkında yorumlarımı paylaştım. İçlerinde beğendiklerimde oldu. Fakat bu rimel bir adım daha önde hepsinden.

MAC rimeller genelde beğenilmiyor. Fakat bu son çıkan rimeli bambaşka. Ben de mua nın tavsiyesi üzerine aldım. İyi ki almışım.

Rimel iki aşamalı bir filtre sisteminden oluşuyor. Pembe kapağı açtığınızda daha çok ayırma ve hafifçe uzatma işlemi yapan, üzerine az ürün almış bir fırça çıkıyor. Bu katla kirpiklerinizi ayırıp bir sonraki aşamaya hazırlayabilirsiniz. Fırça kirpiklerinizi gerçekten tek tek tarıyor diyebiliriz. Ya da daha hafif uygulama isterseniz iki kat uygulayabilirsiniz. Rimelin bu tarafı ayrıca alt kirpiklere uygulamak için de ideal.

Pembeyi kapatıp İkinci aşama olan mor kapağı açtığınızda ise daha fazla ürün almış bir fırça göreceksiniz. Mor taraf ayırdığınız kirpiklerinizi dolgunlaştıracak. Dilerseniz iki kat bu tarafla da uygulayabilirsiniz. Ben ilk önce pembe sonra mor şeklinde iki kat uyguluyorum:)

Fırçası yumuşak ve orta-uzun diyebileceğimiz bir kıl yapısına sahip. Ayrıca uç tarafa doğru hafifçe darlaşıyor. Büyüklüğü içinse yine orta diyebiliriz.


Bu rimel kirpiklerde topaklanmaya sebep olmadı. Makyajı çıkarırken de sorun yaşamadım. Kalıcılığı da gayet iyiydi. Ayrıca herhangi bir akma bulaşma yapmadı. Rimelin formülasyonu ise ne çok koyu ne çok sulu tam kıvamında diyebilirim.

Fiyatı 55 TL. Bu fiyat da drugstore markaların uçtuğu bir ortamda high-end bir marka için uygun denilebilecek bir fiyat. Bir diğer nokta da bu ürün 9 ml. Görece olarak piyasada satılan diğer rimellerden biraz daha fazla içerik olarak. Clinique High Impact 7 ml mesela.

Fotolara gelirsek

Bu resmi yan kaydediyorum buraya yükleyince dikey oluyor:) Neyse pembe ve mor kapağı göstermek içindi bu resim:)


Bu ilk fırça-pembe kısım.


Bu da ikinci fırça-mor kapak



Sevgiler..

17 Kasım 2011 Perşembe

Göz çevresi kırışıklarının artmasına sebep olan 4 hata

Merhaba,
internette gezinirken milliyet internet sitesinde bu yazıyla karşılaştım. Buradan da paylaşmak istedim.


Göz çevresi kırışıklıklarının artmasına sebep olan 4 hata:

Farkında olmadan yaptığınız şeylerin göz çevrenizdeki kırışıklıkların artmasına ve derinleşmesine neden olduğunu biliyor musunuz? İşte en sık yapılan 4 yanlış:
1. Güneş gözlüğü takmamak
Güneşe çıktığınızda güneş gözlüğü takmıyorsanız, kırışıklıklara davetiye çıkardığınızı unutmayın.  Aynanın karşısına geçin ve gözünüze güneş geliyormuşcasına gözerinizi kısın;  oluşan çizgileri farkettiniz mi?  Bu çizgiler bir süre sonra tamamen sizinle kalabilir.
Bir güneş gözlüğü alın ve sadece yazın değil, bütün sene kullanın; unutmayın özellikle karlı havalarda güneş çok daha parlaktır.
2. Gözleri ovuşturmak
Yorulduğunuzda, uykunuz geldiğinde ya da gözleriniz kaşındığında onları ovuşturmak neredeyse bir içgüdü.  Gözlerinizin etrafındaki deri çok ince olduğundan ileri geri ovmak hemen çizgilerin oluşmasına sebep olur.  Olduğunuzdan yaşlı görünmek istemiyorsanız hemen bu alışkanlığınızdan vazgeçin.
Makyajınızı temizlerken de dikkatli olmakta fayda var; göz makyajınızı çıkartırken sert hareketlerle makyajınızı silmeyin ve göz makyajını kolayca, acıtmadan temizleyebilen yağlı kalıntı bırakmayan bir temizleyici tercih edin.
3. Yüzüstü uyumak

Yüzüstü yattığınızda sürekli aynı tarafın üzerine yatıyorsanız,  yastıkla sıkıştırdığınız için uyku izleri bir süre sonra kalıcı hale döner.  Bu nedenle,daha çok  sırtüstü yatmaya dikkat edin.  Sırtüstü uyumakta zorluk çekiyorsanız, ayağınızın altına bir yastık yerleştirmek daha kolay uyumanızı sağlayabilir.
4. Göz Çevresi Bakım Kremi

Gözlerinizin etrafındaki deri çok daha ince olduğundan, göz çevreniz cildinizin diğer bölümlerine göre daha çabuk yaşlanır.  Göz çevresi için kırışıklıkları beklemeden bir göz çevresi bakım kremi kullanın.


(milliyet.com.tr den alıntılanmıştır.)

Estee Lauder Idealist

Bugünün postu da cilt bakımı olsun:)

Estee Lauder Idealist bu markanın bir diğer serum üyesi. Bu ürünün vaadettiği şey ciltteki gözenekleri küçültmek, cilt yüzeyini pürüzsüzleştirmek.

Şöyle de bir açıklaması var. " Gözle görülebilen yaşlılık belirtilerini önler ve cilde yeni bir yumuşaklık kazandırır.Gözeneklerin görünümünü anında 1/3 oranında azaltır. Eşit olmayan yapısını pürüzsüzleştirir ve daha berrak, daha pürüzsüz ve daha aydınlık bir cilt yaratır. Sabah akşam tüm yüze uygulanır. 
20 ve 30 'lu yaşlar için uygun bir üründür."
Ben bu ürünün tam boyunu almadım. Ama elimde neredeyse bir tam boy edecek kadar sample vardı. (20 ml kadar)

Ürünün 2 boy olarak mevcut 30 ve 50 ml şeklinde. Fiyatları da 145 ve 208 TL.

Yorumlarıma gelince...

Yaşlılık belirtilerini önlemede çok etkili olduğunu düşünmüyorum. Bunun için Advanced Night Repair daha etkilidir.

Düzenli kullanımda gözeneklerde fark yaratıyor. Fakat ciddi gözenek problemi yaşayan biri de değilim. Sadece burun kenarlarında biraz sorunum var.Bu sebepten bana yetti. Fakat etkisi bıraktıktan sonra çok uzun sürmedi.

Uygulama sonrası cildi pürüzsüzleştirdiği doğru. Kadifemsi bir his yaratıyor. Fakat içeriğinde ne kadar silikon var acaba diye de düşünmedim değil.

Advanced Night Repair gibi üzerine nemlendirici uygulamadan kullanılacak bir ürün olmadı benim için. Hafif de olsa cildimin nemlendirmeye ihtiyacı vardı. Ben ürünü sadece gündüzleri kullandım.

20li ve 30 lu yaşlar için uygun kısmına katılıyorum.

Makyaj altında başarılı buldum. Bir nevi primer vazifesi gördü. Yine burada silikon yapısının etkisi var diye düşünüyorum.



Ürünü tekrar alabilirim. Çünkü benim için en artı özelliği gözenek küçültmeden ziyade makyaj öncesi ciltte yarattığı pürüzsüzlüktü. Primer kullanmadığım için primer vazifesi görecek aynı zamanda cilt bakımını da yapacak bir ürün olduğundan tekrar tercih edebilirim.




16 Kasım 2011 Çarşamba

Estee Lauder Advanced Night Repair Synchronized Recovery Complex

Herkese merhaba,

Bugünün postu cilt bakımı olsun. Çoğunlukla dermokozmetik ürünler tercihimdir. Eczaneden aldığım ürünlere içeriklerinden dolayı güvenim daha çok oluyor, hem daha uygun fiyatlı ve daha etkili oluyorlar.

Fakaat, bu ürün o bildiğimiz kozmetik ürünlerden değil. Bu bambaşka birşey.
Bakalım etiketi kendisi hakkında ne diyor:
"Her cilt tipine uygundur. Cildin gözle görülür şekilde hızla yaşlanmasına neden olan çevresel etkenlerin cilde ve cilt DNA'sına zaar vermeden önce %90'a varan oranla nötralize edilmesine yardımcı olur. Patentli Chronolux teknolojisi kompleksi cildin doğal onarımının ve koruma fonksiyonlarının senkronizasyonuna destek olmaya yardım eder. Hergün düzenli kullanıldığında tüm çevresel saldırılardan kaynaklanmış geçmiş hasarların görünümünün onarımına yardımcı olur."

Bu serumu cildimin sapıttığı bir dönem aldım. Çünkü geçen bahar gibi cildim kıştan çıkıp güneşi görünce saçmaladı. Bir parçası kuru, bir parçası yağlı, bir yerde kızarıklık kendini bilmez bir durumdaydı. Zaten merak ediyordum.

Alırken kafamda acaba yaşıma uygun olur mu şüphem vardı. 25 yaş ve üzerindeki herkese uygunmuş. Alt sınırda olduğum için kullanmaya başladım.

Etkileri

1. Cildi şahane nemlendiriyor. Evet gerçek anlamda bir bebek poposu durumu bu ürünle gerçekleşti benim için. Normalde serumların üzerine nemlendirici uygulayın deseler de ben bu ürünü tek başına kullandım.

2. Cildi düzene sokuyor. Benim o sapıtık cildim bir süre sonra eski karma haline geri döndü. Fakat nemsizlik hissetmedim.

3. İzlerde etkili diyebilirim ama bu hemen olmuyor ve gerçek anlamda bir etki için biraz daha uzun kullanmak gerekiyor.

4. Peeling den sonra bu ürünü kullandığımda  cildim dinlenmiş ve aydınlanmış oluyordu.

5. Cilt yaşlanırken nemini kaybettiği için bir anlamda yaşlanmaya karşı etkili diyebiliriz belki ama çizgi bakımı yapıyor diyemem henüz daha çizgim yok.

6. Ürün damlalıklı. 4 damla tüm yüzünüze yetiyor. Oldukça kıvamlı olduğundan azıcığı dağları deviriyor.

Ben beğenirim beğenmem belli olmaz diyerek 30 ml ini almıştım. Sevil de 142.50 TL. Maalesef pahalı belki de en büyük eksisi bu.

Ben yaklaşık 3-4 ay kullandım.(1- 1.5 ay kadar her gün sonrasında peeling ve maske sonrası) Elimdeki bitmek üzere son demleri hala bir kaç damla var. Bir daha kış sonu almayı planlıyorum. Cildimi alıştırmamak adına da kür gibi mevsim dönümlerinde (Kış sonu-yaz sonu şeklinde) kullanmayı tercih ederim.


 Sevgiler




15 Kasım 2011 Salı

Maybelline Colossal & Max Factor 2000 calorie

Herkese merhaba,
kullandığım rimellerden en en favorimi yazmadan önce kalan son iki tanesinden bahsedeceğim.

Maybelline Colossal ya da nam-ı diğer sarı tombik :) Bu rimel güzel. Fiyat performans açısından başarılı. Büyük bir fırçası var. Güzel dolgunluk veriyor. Oldukça siyah bir rengi var. Gerçekten drugstore diyebileceğimiz bir ürün. Çünkü biz de loreal, max factor rimellerin diorla yarışacak düzeyde fiyatları olabiliyor neredeyse.

Bu rimelin eksi yönlerine gelince kirpikleri ağırlaştırıyor biraz. Biraz da garip bir kokusu var. 2 kattan fazla uygulayamıyorsunuz topaklanıyor ama iki kat gayet yeterli oluyor bana kalırsa. Bir daha alır mıyım? Çoook aldım:) Haydi alayım dursun derim illa ki yine:) Çok uygun fiyatlı denemeye değer.. 15-18 tl civarından fiyatı. Maybelline in kampanyaları da çok oluyor..



Max Factor 2000 calorie: Bu rimel dolgunluk vermek açısından iyi bir rimeldi. Fırçası ortadan biraz daha büyük, orta uzunlukta sert kıllara sahip bir fırçası var. Uzatma da etkili olmasa da birazcık kıvırıyor.
Fakat gelin görün ki rimelin yapısını sevmedim. Çok çabuk kurudu. Yani daha önce bahsettiğim diorshow la yarışacak kadar hızlıydı kuruması. Bir de gözümden çıkarmak çok zor oluyordu. 30 lira civarında bir fiyatı var kampanyalarda. Bunu almak yerine False Lash Effect almayı tercih ederim..


Sevgiler


14 Kasım 2011 Pazartesi

1V1Y.com'a baktınız mı??

Herkese merhaba,
1V1Y.com online alışveriş sitesini duymuşsunuzdur. Ben online alışveriş yapmayı çok seven biri olarak ne kadar bu tarz site varsa hepsine üyeyim. 1V1Y.com u alışveriş merkezlerinde mağaza vitrinlerinde görür görmez aramış taramış açılana kadar çatlamıştım.

Öncelikle site beklentilerimin çok üstünde çıktı. Satılan markalar güzel. Ayrıca site tasarımı ve içeriği de güzel. Bir güzel yanı da world card sahiplerine %20 indirim yapması. Günlük indirimler dışında sitede sürekli satılan ürünlerde var.

Normalde topuklu ayakkabı giyen bir insan olarak belimde ve ayağımda oluşan rahatsızlıktan dolayı topuklu ayakkabı mümkün olduğunca giymemem gerekiyor. Çizmelerde şu an fiyat olarak uçmuş durumda malum. Bunları sitede görür görmez atladım.

Deri. Hafif eskitilmiş görüntüsü var. Öndeki tokaları ve arkadaki fermuar detayı çok başarılı. Çok da rahat.

Ürün gayet güzel paketlenmişti. Pakette ya da üründe herhangi bir hasar yoktu. (Markafoniden aldığım bir kazağın delik gelmişliği var!) 30 ekimde sipariş verdim kargo 5 kasımda ulaştı.

Bu siteden gönül rahatlığıyla alışveriş yaparım. Ürün görselleri açıklamaları çok net. Hotiç'in ben aldıktan sonra bir indirimi daha çıktı. Yakında yine çıkar. Online alışverişi seviyorsanız bakmanızı tavsiye ederim.

Merak edenler için %20 indirimle 191 TL ye geldi bu çizmeler.





Fotoğraf makinem saçmalamış yine kendini 12 megapiksel zannediyor ama pikselsiz!! fakat yine de modeli ve rengi anlaşılıyor diye düşünüyorum..


13 Kasım 2011 Pazar

Makyaj Trendleri

Wayne Goss ya da youtube adıyla gossmakeupartist benim sevdiğim youtube gurularından. Özellikle ürün yorumlarını başarılı buluyorum. Makyajlarını ya da yorumlarını sevmeyeni de çok ama ben seviyorum genelde.
Bu videosunu sevdim. Buradan da paylaşmak istedim.


Organicum Şampuan

Şampuanım şampuanım canımm şampuanımmm
gazı kaçmış fanta kokulu şampuanım benimmm

Evet girizgahtan anlaşılacağı üzere bu şampuanı defalarca severek kullandım.

Çoğunlukla yağlı saçlar için olanını-saçlarım çok yağlı değil ama yağlanmaya meyilli diyebiliriz:)-bir kere de normal saçlar için olanını kullandım.

İçeriklerine bakacak olursak
Normal saçlar için:
ısırgan, portakal yağı, defne,biberiye, şerbetçi otu, adaçayı,

Yağlı saçlar için:

Lavanta, portakal yağı, ısırgan, kekik, biberiye

Organicum şampuanlar sls, renklendirici, silikon, petrol türevi ya da paraben içermiyor.Kepeklenme, pullanma, saç derisinde sivilcelenmeye karşı etkili olduğunu ve saça canlılık kazandıracağını iddia ediyor. Ayrıca dökülmelere karşı da etkili olduğunu söylüyor.

Bu iddialarını gerçekleştiriyor mu? Evet. Saçlarım kepeklenmeye ve dediğim gibi yağlanmaya meyilli bu şampuanla bu sorunum çözüldü. Saçı ağırlaştırmıyor. Güzel arındırıyor. Bioxcin, Bioblas gibi dökülme karşıtı bir şampuan olmamasına rağmen dökülmelere de etkili. Bunu mevsim geçişlerinde avuçla dökülen saçlarımın en azından kontrollü dökülmesinden anladım. (Market şampuanlarında çokça bulunan silikon o hissettiğimiz ipeksi hissi yaratsa da saç diplerini ve saç çevresini sarı havasızlığa sebep olduğundan uzun vadede dökülmelere sebep oluyormuş. Bunu saç analizine gittiğim zaman öğrenmiştim. O gün bu gündür market şampuanı kullanmamaya çalışıyorum.) Özellikle yaz başında. Bir de sonrasında saç kremine ihtiyaç duymuyorum. Aklıma eserse sıvı saç kremlerinden sıkıyorum.

Bir diğer severek kullandığım şampuan Live Clean. Onun içinde argan yağı var. Şu yazımda bahsetmiştim.Argan yağının besleyici özelliğinden dolayı belki bir tık önde. % 51 e %49 gibi :)
Fakat organicumu da defalarca çok severek kullandım başta da belirttiğim üzere. Bir de Live Clean in fiyatı 30 tl olmuş gibi birşeyler duydum. Eğer öyleyse almayı düşünmem. Organicum 350 ml ve 19 TL

Şampuan içerisinde birçok bitki ekstratı içerdiği için hassas saç derisine sahip kişilerde reaksiyon gösterebilir. Ben herhangi bir sorun yaşamadım fakat yine de küçük bir uyarı:) (
Bu arada saçlarımda herhangi bir kimyasal işlem yok fakat organicum kimyasal işlem görmüş saçlara özellikle iyi geleceğini vurgulamuş sitesinde)




Estee Lauder Sumptuous Mascara

Günaydınn, mutlu pazarlar...
Bayram tatilini bütün hafta yapanlar için maalesef tatilin son günü :(
Bugün bir rimel postu ile daha karşınızdayım. Bu rimeli alıp kullanalı çok uzun zaman oldu. Şu an elimde olmadığından fotoğraflayamadım.

Bu rimel bana satılırken kirpikleri besliyor içinde zeytin özleri var denilerek satılmıştı. Kirpiklerimi besleyip beslemediğini bilemeyeceğim ama en azından çıkartırken sorun çıkarmıyor. Kirpikleri ağırlaştırmıyor.

Bu maskara hacim vereceğini söylese de bence uzatmada ve tek tek ayırmada daha başarılı. Orta büyüklükte uca doğru daralan bir fırça yapısına sahip.Kılları da hypnose a, dramaya ve high impact e göre daha seyrek fakat yine onlar gibi orta uzunlukta.
Bu tarz daralan fırçalarla köşelerdeki kirpiklere daha rahat ulaşılıyor. Bir de ben bu tarz fırçaların daha çok kıvırdığını düşünüyorum. Ayrıca kat kat uygulamada topaklanma yapmıyor. Bu da artı bir özellik.

Kıvamında hemen bir koyulaşma olmadı. Çok sulu bir yapısı da yok. Abuk subuk bir kokusu da yok .(Burada hemen belirtmek istiyorum hayatımda gördüğüm en kokulu rimel lancome hypnose doll eyes! Gül suyu kokuyor resmen, denemedim ve heralde deneyemem gözlerim şapır şapır akarmış gibi geliyor. )
Benim rimelde aradığım şey hacim olduğu için bir daha almamış olsam da güzel bir rimel. Fiyatı 65-70 lira arasında.


 Bundan sonra 3 rimelden daha bahsedeceğim. Sonuncusu da benim 1 numaralı rimelim olacak:)


12 Kasım 2011 Cumartesi

Sivilcelere doğal çözüm

Madem bal dedik bir faydalı ballı tarif daha gelsin:)

Hani arada bir alakalı alakasız bir sivilce ordusu çıkar patır patır 3-4 tane. Sıksan bir türlü sıkmasan başka türlü. Bu tarif tam onlara göre.

1 ölçü bal ve 1 ölçü tarçın. küçük bir kapta karıştırdıktan sonra kulak çubuğu yardımıyla bu canavarların üzerine nokta şeklinde uyguluyoruz. (Bu karışımla ilgili bir küçük uyarım var. Uygulamadan önce yüzünüzden başka bir yerde bunu uygulayıp beklemeniz, cildiniz kızarmazsa uygulanmanız. Çünkü bütün doğal ürünlere karşı cildimiz tepki verebilir. Kendim ilk kez uyguladığımda boynuma minik bir nokta şeklinde uyguladım. )

Ben 1 saat kadar böyle dolanıp yıkıyorum.

Bal hem nemlendirici, hem protein açıcından zengin hem de antiseptik bir madde. Tarçının da kuvvetli antiseptik özelliği var. Bu düzenli uygulandığında bu minik canavarların yavaş yavaş kuruduğunu gözlemleyeceksiniz.

Sevgiler

darkchocolatebrown